Kış transfer dönemi, 18 yaşındaki orta saha oyuncusu Baran Yıldız için dönüm noktası oldu: Gençlerbirliği akademisinden ayrılan genç yetenek, Premier Lig kulübü Newcastle United ile dört buçuk yıllık sözleşme imzaladı ve şimdi hem İngiliz ekibinde kalıcı olmayı hem de bir gün Türkiye A Millî Takımı formasını giymeyi hedefliyor. Genç futbolcu, Ankara’dan Avrupa’nın en tempolu ligine uzanan hızlı yolculuğunun perde arkasını, kaygılarını, sevinçlerini ve gelecek planlarını AA muhabirine anlattı.
İlk Adımlar ve Meslek Seçimi
Gençlerbirliği Tesisleri’nin kapısından ilk kez henüz on yaşındayken içeri giren Baran, o günü şöyle hatırlıyor: Ortaokuldaki beden eğitimi öğretmeni aynı zamanda kulübün akademisinde antrenördü ve derslerde küçük oyuncunun top tekniğiyle hızla karar vermesini fark edince onu seçmelere davet etti. “Öğle aralarındaki maçlarda çok iyiydin, seçmelere gel” daveti sayesinde Baran yolculuğuna başladı. Denemeleri ilk seferde geçen futbolcu, 2017’den itibaren kırmızı-siyahlı altyapının bir parçası oldu; burada öncelik her zaman karakter gelişimine veriliyordu.
Yıldırım Hızında Transfer – Bir Kışın Eseri
Başlangıçta Baran, birkaç sezonu Türkiye Süper Ligi’nde geçirdikten sonra Avrupa’ya açılacağını düşünüyordu. Ancak İngiltere’den gelen teklif beklenenden çok erken kapısını çaldı. Menajeri Batu Kaplan, U-17 ve U-19 maçlarından kesitler içeren videoları Avrupa kulüplerine gönderdi. Newcastle United’ın gözlemcileri görüntüleri izleyip kısa sürede temasa geçti. Tyneside’daki sağlık kontrolü ve imzaların ardından transfer tamamlandı. “Başta inanamadım” diyen genç orta saha, henüz Türkiye’de A Takım forması giymeden böylesi bir adım atmanın kendisi için şaşırtıcı olduğunu itiraf ediyor.
Atlanan Basamak ve Gizli Avantaj
Baran, memleketinde A Takım tecrübesi edinmeden İngiltere’ye gitmeyi avantaj olarak görüyor: “Bu yaşta İngiliz futbolunun kültürünü öğrenmek, uzun vadede beni daha güçlü kılacak. Tempo ve fiziksel hazırlık açısından burada daha hazır olacağım.” Genç oyuncuya göre her sabah kulübün eğitim merkezinde vücut kompozisyonu ölçülüyor, diyetisyenle kısa görüşmeler yapılıyor: Profesyonel düzeyde fiziksel ve zihinsel detaylara gösterilen özen, onun kariyerinde yepyeni bir sayfa açıyor.
İlk Şok ve Antrenörlerin Desteği
Dünyanın en hızlı ligine adım atan Baran ilk antrenmanlarda farkı hemen hissetti: Kalp “göğsünden fırlayacak” gibiydi; çift kalelerde bacakları orta sahayı geçmeden yoruluyor, ısınma koşularında bile nefesi yetmiyordu. Ancak teknik ekip onu yalnız bırakmadı. Bireysel kuvvet çalışmaları, nefes egzersizleri ve kademeli olarak artan yüklemeler sayesinde adaptasyonu hızlandı. Şu anda U-21 takımında forma giyen Baran, A Takım teknik heyetiyle senkronize bir program izliyor, böylece üst seviyeye geçişe hazır tutuluyor.
İngilizce – Son Engel
Uyum sürecini zorlaştıran tek şey dil bariyeri. Temel saha komutlarını (“man on”, “switch”, “time”) çabucak kavrasa da akıcı sohbet henüz kolay değil. Kulüp, genç oyuncuya özel İngilizce öğretmeni ayarladı; Baran akşam yemeklerinden sonra haftada üç kez interaktif derse giriyor. “Yakında bu sorunu da çözeceğim” diyen orta saha, talimatları çeviriye ihtiyaç duymadan anlayabilmenin sahadaki reaksiyon süresini kısalttığını vurguluyor.
St. James’ Park Hayalleri
Her iç saha maçında tribünde ya da genç oyunculara ayrılan locada yer alan Baran, St. James’ Park’ın atmosferini içine çekiyor: Beşinci tribünden yükselen tezahüratlar, siyah-beyaz bayraklar ve Blaydon Races şarkısı… “Premier Lig’de oynamak herkesin hayalidir” diyen Baran, kendisini o çimlerde hayal ediyor. Debüt için bir adım kalmış olsa da o adımın ter ve emekle ödenmesi gerektiğini biliyor.
Oyun Tarzı ve Kusursuz Ekosistem
Kendini “box-to-box” olarak tanımlayan Baran, çok koşuyor, savunmaya yardım edip hücuma destek veriyor, agresif pres uyguluyor. İngiltere’de bu rolün gereklilikleri sert: Futbolcunun maç başına 12 km koşması, yüksek nabız bölgelerinde kalması, taktik disiplinden kopmaması şart. İlham aldığı isimler arasında artık takım arkadaşı olan Sandro Tonali var; ayrıca Kevin De Bruyne, Martin Ødegaard ve Bruno Fernandes’i örnek alıyor. Onları canlı izlerken top kabul etmeden önce kafayı kaldırmaları, pas ritmini değiştirmeleri gibi detayları inceliyor.
Tempoyu Öğreten Günlük Düellolar
Türkiye ile İngiltere’deki antrenman temposunu kıyaslayan Baran açık konuşuyor: “Buradaki tempo oranın katbekat üstünde.” Ankara’da yoğun programlar yalnızca önemli maçlar öncesi yapılırken Newcastle’da her idman, cumartesi günkü karşılaşmayı birebir simüle ediyor. Dört ay içinde pazarlandığı yükü kaldırabilir hale geldi; şimdi GPS verileri normale döndü, vücudu yüksek tempoya uyum sağladı.
Kulübün Beklentileri ve Takım Arkadaşlarının Güveni
Newcastle, altyapısına ilk Türk gencini kattığını duyurduğunda tesis içinde de merak uyandı. Baran sıcak bir el sıkışma ile karşılandı; teknik heyet ona iki sezonu kapsayan net bir gelişim planı sundu. “Herkes benden bir şey bekliyor” diyen oyuncu, baskıyı motivasyona çeviriyor: Çift kale bittikten sonra dahi sahada kalıp uzak şut ve uzun pas çalışıyor.
Gençlerbirliği – Karakter ve Saygı Okulu
Sohbet doğal olarak aynı akademiden yetişip bugün Real Madrid forması giyen Arda Güler’e geliyor. Baran, Gençlerbirliği’nin kendisi için önemine dikkat çekiyor: “Ne kadar yetenekli olursan ol, saygılı değilsen burada duramazsın.” Kulüpte futbolculuk her zaman ikinci plandaydı, önce insanlık öğretiliyordu. Baran, kırmızı-siyahlılardan aldığı bu kültürü hiçbir zaman unutmayacağını söylüyor.
Köklere Bağlılık ve İleriye Bakış
Denizaşırı maceraya rağmen Baran ailesi ve eski hocalarıyla sıkı iletişim içinde. Her cuma Ankara’yı arayıp yo-yo test sonuçlarını, fitness salonundan fotoğraflarını paylaşıyor; karşılığında kısacık “Devam et” mesajı alıyor. Bu destek, ona hem köklerini hatırlatıyor hem de ileriye bakma cesareti veriyor.
Somut Hedefler – Net Son Teslim Tarihleri
En yakın hedef, St. James’ Park’ta resmi bir maçta birkaç dakika da olsa forma giymek. Bunun için U-21 takımında düzenli süre alıp sonbaharda Lig Kupası’nda A Takım teknik kurulunu etkilemek istiyor. Uzun vadede ise kırmızı-beyaz millî formayı sırtına geçirmek: “Her futbolcu için en büyük gurur, ülkesinin formasını giymesidir.” Şimdilik başka bir kariyer zirvesi düşünmüyor.
Sonuç: Büyük Yolculuk Daha Yeni Başlıyor
Bugün Baran Yıldız ismi şimdilik Newcastle taraftarları ve Türk futbolunu yakından izleyenler tarafından biliniyor. Ancak kararlılığı, çalışkanlığı ve milyar sterlinlik kulübün sunduğu imkânlar sayesinde önümüzdeki yıllarda adından sıkça söz ettirmesi sürpriz olmayacak. Şimdilik genç Ankaralı, soyunma odasından en son çıkan oyuncu oluyor, gece Tyneside semalarında yıldızlara bakıyor ve fısıldıyor: “Premier Lig, ben geliyorum.”
